Bazıları diyor ki: Taliban’a tavsiye verme konusundaki bu coşkunuz nedir?
Ben de şunu söylüyorum: Afganlar bizim kardeşlerimizdir. onları mutlu eden bizi de mutlu eder, onlara zarar veren bize de zarar vermiş olur.
işinize yarayabileceğini düşündüğüm bazı ek notları sizinle paylaşmak istiyorum:
1- Sömürgeci güçler, sizin bağımsız olmanızı ve devamlılığınızı istemiyorlar. Sizler şuan mikroskop altındasınız. Yönetim sürecinizin İlk ayları daha sonra silinmesi zor olacak beyinde tasavvurlar bırakacaktır. Onlara karşı vermek ancak iç safları sımsıkı tutarak ve ulusal servetleri değerlendirmekte ulusal yetenekleri geliştirerek olacaktır.
Bunu değişmez bir kural olarak kabul edin: Bir devlet ya da uygarlık dışarıdan değil, çürüklük, yolsuzluk ve iç başarısızlıktan dolayı mağlup edilir.
2- Bölgede uluslararası bir çatışma var ve sizi o çatışmaya sokmak için birçok baştan çıkarmalar olacak ve bu ölümcül bir şey.
Elinizde çözülmesi muazzam çaba gerektiren sorunlarınız vardır. Bunları çözmek her şeyden daha önemlidir.
3- Yetkiyi ve yasayı, insanların düşünce ve yaşam biçimini değiştirmek için kullanmayacağınızı, onları kendinize ve dine düşman etmeyeceğinizi umuyorum.Kültürleri ve Kanaatları değiştirmek, uzun zaman ve çok çaba gerektiren stratejik bir eylemdir ve bu konuda acele etmek her zaman aksi sonuçlar doğurur.
4- Dünyaya ve bölgeye ne uyuşturucu kaçakçılığı, ne de mülteci akını, ne de IŞİD ve El Kaide gibi militanlara barınak olma açısından rahatsızlık kaynağı olmayacağınıza dair pratik, tatmin edici ve prosedürel bir mesaj göndermenizi temenni ederim.
Sizler zayıf bir ülkesiniz ve dünyanın savaşına ve kuşatmasına değil, yardım ve sempatisine muhtaçsınız.
Allah bize ve size akıl ilham etsin. Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Abdul Kerim BAKKAR
